62 yıl önce bugün 27 Mayıs 1960'da Merhum Menderes'in başında olduğu Demokrat Parti hükümeti, askeri bir darbe ile yıkıldı.
Darbeciler, Menderes'in sadece iktidarına kastetmekle kalmayıp, halkın gözünde de bitirmek için itibarına da saldırmışlardır.
Her 27 Mayıs'ın yıldönümünde olduğu gibi yine bir hafta boyunca Menderes hakkında çok şey yazılacak, çok şey söylenecek ama geçmişten ibret alarak ve ona göre planları çözerek ona göre tedbir geliştirmek için Menderes'e atılan suçlamaların ne olduğu üzerinde yine hiç durulmayacak.
Gelin Menderes'in suçlandığı başlıca suçların neler olduğuna bir bakalım.
1- Yolsuzluk, hırsızlık
2- Devlet radyosunu siyasi çıkarları için kullanmak.
3- Örtülü ödenek paralarını zimmetine geçirmek
4- Yargı bağımsızlığını ihlal etmek.
5- Kamu mallarını yabancılara satmak.
Şimdi Erdoğan hakkında söylenen ve kendisine yöneltilen başlıca suçlamaları düşünün.
1- Yolsuzluk- Hırsızlık
2- Devlet televizyonu TRT'yi ve medyayı kendi siyasi çıkarları için kullanmak
3- Örtülü ödenek ve devletin parasını zimmetine geçirmek.
4- Yargı bağımsızlığını yok etmek.
5- Kamu mallarını yabancılara satmak.
Bunlar Menderes ile aynı şekilde kendisine yöneltilen suçlamalar, bana göre iftiralar.
Ancak Menderes'in ülke sınırında meydana gelen savaşlara, yurt dışında operasyon yapma gücüne sahip olmadığı ve bu tür bir harekete karışmadığından dolayı kendisine yönlendirilmeyen suçlamalar, bu gücü bulunduran Erdoğan'a artı olarak yönlendirilmiş ve ileride bu suçlamalar daha güçlü bir şekilde seslendirilmeye başlanacaktır.
1- Uluslararası teröre destek vermek.
2- Terör örgütlerine silah göndermek.
3- Kara para aklamak için ABD ambargosunu delmek.
4- Uluslararası uyuşturucu ticareti yapmak, yaptırmak
Peki bunca iletişim aracı ve Erdoğan'ı fanatizm derecesinde seven bir halk varken bunlar yapılabilir mi?
Yapılamaz veya yapılması zor olduğu için zaten önce itibar suikasti gerçekleştirmek için ellerinden ve medyalarından gelen herşeyi yapacaklar.
Bakın mesela bir süre önce AK Parti Genel merkezinde evrak getir götür işi yapan, ama sağda solda kendini AK Parti Genel Başkan yardımcısının danışmanı diye tanıtıp hava atan birisinin uyuşturucu kullanırken çekilmiş bir videosunu AK Parti Genel Başkan yardımcısının danışmanı uyuşturucu kullanıyor diye servis ettiler, ardından yurt dışında, "uyuşturucunun yeni rotası Türkiye" türünden haberler yayınladılar.
Hemen sonra da Binali Yıldırım'ın oğlunun Uluslararası uyuşturucu rotasını ayarlamakla itham edip suçladılar.
Bundan sonra iyi takip edin görecelsiniz bu konuyu nasıl Binali Yıldırım'ın başına bela edecekler.
Şimdi suçlamaları ve algı operasyonlarını başından itibaren alt alta dizelim.
1- Önce Ayakkabı kutusu ile yolsuzluk hırsızlık,
2- Sonra MİT tırları ile Uluslararası teröre destek vermek.
3- Sonra Suriye'yi karıştırmak ve dolayısıyla savaş suçu işlemek.
4- Uluslararası uyuşturucu ticareti yapmak ve yaptırmak
Ekonomik krizden ve krizi Erdoğan'ın çıkardığı ile ilgili algılara yenik düşenlerin Erdoğan'a duymaya başladığı öfkeyi de kullanarak Erdoğan'ı halkın gözünden düşürmeyi hızlandırmaya gidecekler.
Bunca itham ve suçlamadan sonra ilerleyen zamanlarda bu kez ahlaksızlık atfederek itibarını hedef alacaklar.
Tıpkı Menderes gibi..
Uyuşturucu meselesi buna zemin olması için ortaya atıldı.
Ötesi de gelecek tabii
Uyuşturucudan sonra halkın gözünde itibar düşüren bir de kadın ayağı olmalı dindar Erdoğan'ın.
Bakın yakın bir gelecekte bununla ilgili de haberler yayınlanacak ve öyle bir dezenformasyon yapacaklar ki bugün Erdoğan'a toz konduramayanların çoğu bu algıya yenilecek maalesef.
Şimdi meseleyi daha iyi anlayabiliyormusunuz?
Yıllardır söylediğimi tekrar ediyorum: ERDOĞAN'A BİR İDAM KUMPASI HAZIRLANIYOR.
Bunu defalarca yazdım dile getirdim.
Bunun için Türkiye'de idam olmaması engelini aşmaya çalışıyorlar.
Ülkede sık sık idam taleplerini arttıran bazı hadiselerin ortaya çıkmasının sebebi de bu.
Öncelikleri fiziki idam, ama bu mümkün olmazsa itibaren idam edip yok etmeyi planlıyorlar.
İster inanın ister inanmayın ama plan bu.
Yanılmak dileğiyle.
Ali Başak/OVA HABER TV